top of page
  • Yazarın fotoğrafıHale Acun Aydın

Yeni yılda sizi ne mutlu edecek?

Güncelleme tarihi: 3 Kas 2020

Türk İşi Minimalizm aslında ilk olarak bir blog olarak başladı. 2012-18 yılları arasında birçok yazı birikti. Ben de onları şimdi siteye aktarıyorum. Bu yazıyı aktarmak için yılbaşını bekleyemedim. Çok tatlı bir hikaye. The Minimalists'ten yıllar önce gelen bir yılbaşı mailinginde idi, çevirerek ve biraz kısaltarak paylaşıyorum.



Oda dolu, herkes yerini almış. Dışarda hafif hafif kar yağıyor. Tarih 2012 Aralık. Camlar sıcaktan buğulanmış. Noel zamanı bir çocuğun hikayesini anlatarak başlıyorum.

"Bundan bir kaç hafta sonra, Noel sabahı, küçük Andrew hediyelerini açmaya başlar. İlk oyuncağı görünce yüzü kocaman gülümsemesiyle aydınlanır, gözleri mutluluktan parlar. Ama bir iki saniye sonra Andrew oyuncağı kenara atar ve ağacın altındaki yeni paketleri açmaya başlar. Kimi büyük, kimi ağır, kimi hafif... Her kutudan yeni bir oyuncak çıkar. Her paket açılışında kısa bir mutluluk anı yaşanır.

Bir saat sonra Andrew deli gibi ağlamaktadır. Ona göre bu tartışmasız geçirdiği en kötü Noel'dir.  Evet belki bir sürü hediye almış olabilir ama o, ne alamadığıyla çok daha fazla ilgilidir. : O istediği Power Ranger ; gizli gizli alırlar diye umduğu videogame sistemi, tüm arkadaşlarında olan tablet. Önünde duran tüm o oyuncaklar onda olmayanları hatırlatır.

Oldukça çocukça, biliyorum. Ama hepimiz aynı şeyi yapmıyor muyuz? Biz de çoğunlukla elimizdekilere bakıp daha fazlasına sahip olsaydık diye düşünmüyor muyuz? O yeni arabaya, o yeni kıyafetlere, o yeni iPhone'a gıpta etmiyor muyuz?"

Kalabalıktaki bir çok insan aynı şekilde hissederek başını sallıyor.

“Ya Andy önündeki oyuncaklarla mutlu olabilseydi? Ve tabii biz de?" diye sözün gelişi soruyorum.

Kısa bir suskunluktan sonra Ryan araya giriyor : “Bu aralar hediye sezonunun tam ortasındayız ” diyor mikrofonunu tutarak.

“Etrafınıza bir bakın. AVM'ler sürüyle insan dolu. Tüm vitrinler yılbaşı renkleriyle süslü. Her yerde yılbaşı şarkıları çalıyor. Yılbaşı dönemi resmi olarak başladı. Dükkan tabelalarına, billboardlara bakacak olarak hepimizin katılımı zorunlu. Tüm satıcılar bu döneme aylar önceden hazırlanmaya başlıyor. Amaçları sizdeki satınalma dürtüsünü harekete geçirmek. İndirimler, yeni ürünler, kocaman 2 sayfalık reklamlar, TV, radyo, sadece 1 günlük özel kampanya, En iyi fırsatı sen kap, Şimdi harekete geç. "

“Sorun şu ki, herkes yılın bu en neşeli zamanını bir şeyler satınalmakla eşleştirmiş durumda. Aslında hepimiz bu zamanın anlamlı olması için hediyelere ihtiyaç olmadığını biliyoruz. Bu dönem kendiliğinden güzel bir dönem, yılbaşı ağaçları altına konan üstü yaldızlı paketlerden dolayı değil.

Burda demek istediğim hediye vermenin kötü ya da yanlış olduğu değil ama işin odağı tamamen hediye olduğu bu güzel dönemin asıl önemini unutuyoruz. “Alışveriş yerine size daha anlamlı bir Noel geçirmek için 5 adım atmaya çağırıyorum" dedi Ryan.

1. Tatil indirimlerinden kaçının. Tüm bu indirimler dindirilmez alışveriş arzunuzu tetiklemek için, bunun yerine yerel işletmelerinizi destekleyin.

2. Hediye yerine zamanınızı verin. En güzel hediye varlığınızdır. Ya da aynı şekilde birine bir hediye yollamaktansa gidip onunla vakit geçirmek onun için daha anlamlı olacaktır.

3. Eşya değil deneyim hediye edin. Deneyimler sizle değer verdiğiniz insanlar arasındaki bağı güçlendirir. Evde hazırlanmış bir yemekten bir masaj seansına, bir konser biletinden beraber gün batımı izlemeye bir yerlere gitmeye bir çok şey düşünebilirsiniz.

(deneyim hediyeleri ne ola ki derseniz minimalist hediyeler kategorisine bakıp fikir alabilirsiniz)

4. Daha iyi hediyeler için sorun. Mesela size hediye almalarındansa bir vakfa bağış yapmalarını sormayı hiç düşündünüz mü? Bilseniz ki size gelecek hediyelerin parasıyla 3 çocuk burs alacak, sizi mutlu etmez miydi?

5. Siz de zamanınızı bağışlayın. Gönüllülük yapın. Konfor alanınızdan çıkın, görme engelliler için kitap okuyun, kimsesizler yurdunu ziyaret edin, düşünün. Mutlaka yapacak bir şey bulacaksınız.

Ryan bunları söyledikten sonra herkesin içine sindirmesi için bir an durdu. Kalabalıkta bir çok kişi katıldığını gösterircesine coşkuyla başını sallıyordu

"Eğer bunlar size vaaz gibi geldiyse özür dilerim, ben size vaaz vermek için burda değilim. Bunları yapmak zorundasınız demiyorum. Sadece biliyorum ki bir çoğunuz benim gibisiniz. Sadece, eğer siz de benim gibi bu durumdan şikayetçiyseniz bilin ki yapabileceğiniz çok şey var." -------

Yazı biraz Noel odaklı olduğu için bize biraz uzak noktalar taşısa da bizim için de yılbaşı hediye dönemi değil mi? Biz de bu önerilerle bir yeni bir yıla girebilir miyiz dersiniz?


318 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page