Ocak ayına girdiğimizde sizin de hedeflerinizden biri daha minimalist bir hayat sürmek miydi? Peki bu yolda ne kadar ilerleyebildiniz?
Beni takip ediyorsanız içinizde bir minimalist var demektir. Ama henüz istediğiniz sadelik düzeyine ulaşamadıysanız bunun altında birkaç neden yatıyor olabilir. Bazen gözümüzün önünde bir yığın olduğunu görsek de elimiz onu düzenlemeye, azaltmaya gitmiyor gerçekten de. Bakalım neden:
1. Suçluluk hissetmek: Annenizin size el emeği ördüğü (ama giymediğiniz kazak), kardeşinizin size mezuniyet hediyesi aldığı (ama hiç sizlik olmayan ) saat... Tanıdık geldi mi? Aslında eşyalara kimden ne amaçla geldi diye değil de hayatımızdaki önemi ve yerine göre bakmak gerekiyor. Kullanmıyorsanız, vedalaşın. Bir fotoğrafını çekerek bilgisayarınızda ya da telefonunuzda "hatıralar" albümünde saklamak zaman zaman geri dönüp hatırlamanızı sağlayabilir. Küçük bir eşya ise bir anı kutusunda bazılarını saklayabilirsiniz. Burda benim önerim kutu boyutunu baştan belirlemek ve eşya arttıkça her seferinde büyütmemek. Kutuya sığan eşyalar sizinle kalabilir böylece.
2. Duygusal bir bağ kurmak: Okuldaki ilk gününüzden kalma kalem, bebeklik battaniyeniz, teki kaybolmuş eski bir hediye küpeniz... Hepsine bakınca bir anı, bir yaşanmışlık var. Peki. Haklısınız. Ama burda bir kısıtlama getirmek şart. Yukarda önerdiğim gibi bir kutu belirleyip sadece ona sığacak kadar eşyayı saklamak her bir eşyayı saklama eğiliminizin önüne geçecektir. Yine bazı eşyaların ise fotoğraflarını çekip onu saklamak da bir öneri. Mesela ben davetiyeleri ve bana gelen çiçeklerdeki notları çok seviyor ama onları fiziksel olarak saklamak yerine fotoğraflarını bir ANI klasöründe saklamayı tercih ediyorum.
3. Bir gün ihtiyacım olur diye düşünmek: Mevsimsel bir kıyafet ya da spor aleti değilse "ya ihtiyacım olursa" düşüncesinden vazgeçmek gerek. Hiç kek yapmıyorsanız ya lazım olursa diye hem yuvarlak hem düz hem slikon vs derken 3-4 tane kek kalıbını saklamanın alemi yok mesela. Eğer bu tarz eşyalarda kararsızlık yaşıyorsanız bir zaman dilimi belirleyin mesela 3 ya da 6 ay gibi. O zamana kadar bu eşya(lar)yı bir yere kaldırın. O zaman dolana kadar kullanıp kullanmadığınıza göre kararınızı verin.
4. Çok para harcamış olmanız: Vitrinde sevdiğiniz bir markanın ayakkabısını görüp bir heves aldınız. Çok da para verdiniz. Ama gel gör ki dolabınızdaki hiçbir şeyle uymuyor. Ya da bir gün giyip parmaklarınızı nasıl sıktığını gördünüz ama değiştirmek için de süresi geçti. Verdiğiniz para da cabası. Genelde böyle durumlarda o eşya öööyle kalıyor bir dolapta. Kullanmayacağınız kesinse hiç kendinizi orda bekleyen eşyalarla sıkmayın, yapabiliyorsanız 2.el satışı deneyin, sevdiğiniz arkadaşlarınıza sorun isterler mi diye, sadece ayakkabı değil tabii çok para verdiğiniz için kıyamadığınız her şey için düşünün bunu. Ve vedalaşın.
Peki sizin bir eşyayı veremediğiniz durumlarda sizi en çok zorlayan neden ne?
Comments